İstanbul'un fethinin yıldönümü kutlanıyor. Bir çağ kapatıp bir çağ açan insanlık tarihinin en önemli olaylarından biri. Bu olayın kahraman komutanı Sultan Mehmet Han. Bugün Osmanlı'yı dillerinden düşürmeyen bugünkü iktidar bu büyük Fatih'in mezarlarında kemiklerini sızlatıyor. Nasıl mı anlatalım.
Fatih Sultan Mehmet, İstanbul’un fethinden sonra kenti gezerken, kapalı bir mekândan inilti duyar. Fatih, sesin sahibini oradan çıkartıp, yanına getirtir ve neden hapsedildiğini sorar.
Adam, gelecekten haber veren bir keşiş olduğunu, kuşatma sırasında İstanbul’un Türklerin eline geçeceğini söyleyince, Bizans imparatorunun gazabına uğradığını ve bu nedenle hapse atıldığını söyler.
Fatih keşişe, İstanbul’un Türklerin elinden çıkıp çıkmayacağını sorar. Aldığı cevap şöyledir.
“İstanbul, Türklerin elinden harp ve darp ile çıkmayacak. Lâkin öyle bir zaman gelecek ki, mülk ve arazileriniz satılacak, bu suretle İstanbul Türk malı olmaktan çıkacak.”
Fatih, bu sözler üzerine ellerini havaya kaldırarak şu bedduada bulunur.
“İstanbul’da fethettiğim yerleri yabancılara satanlar, Allah’ın gazabına uğrasınlar.”(1)
Medyada sürekli görüyorsunuz İstanbul'un parsel parsel yabancılara satıldığını.
Sadece bu mu büyük Fatih'in mezarında kemiklerini sızlatan? Hayır.
Fener Rum Patriği Bartholomeos'un da katılımı ile Trabzon'un Maçka ilçesindeki Sümela Manastırı'nda Hristiyan Ortodokslarca son oniki yıldır her 15 Ağustos tarihinde ayin düzenleniyor.
Ülkemizde bir çok kilise mevcut ve bu tür ayinler sürekli yapılıyor. Ancak bu kadar insan ve Patrik bu kadar zahmete girip Sümela Manastırına kadar zorlu yolu çıkıp neden burada ayin yapıyor. Ve özellikle de neden 15 Ağustos tarihi seçiliyor.
Çünkü, İstanbul'un Fethinden sonra, Fatih Sultan Mehmet 15 Ağustos 1461'de, 257 yıldan beri Trabzon'da saltanat süren Trabzon Bizans Comnenus hanedanını yok etmiştir. Onun için 15 Ağustos tarihinde Trabzon Sümela manastırında bu ayin düzenlenir. Patrik bu kadar zahmete girip bu ayine katılır. Amaç Trabzon Bizans Devletini diriltmektir.
Osmanlı'yı dilinden düşürmeyen bir iktidarda bu ayinlere izin vermiştir ve cennet mekan Fatih Sultan Mehmet'in kemiklerini mezarında sızlatmakta beis görmemektedir.
Burada, büyük veli Sarı Saltuk'u hatırlamadan geçemeyeceğim. 1260'lı yıllarda kendi doğdukları topraklardan 10 binlerce kilometre uzaktaki Karadeniz kıyılarına ve Dobruca civarlarına gelerek yerleşen Sarı Saltuk ve beraberinde 12000 çadır Türkmen, İ'lâ-yı Kelimetullah için yani Allah'ın adını yüceltmek için mücadele etmişler, insanları İslam'a çağırmışlardır. Rumeli topraklarında ilk İslâm tohumlarının yeşermeye başlaması bu yüce ruhlu alperenler sayesindedir. Sarı Saltuk ayrı bir makale konusudur.
Sarı Saltuk vefatında kendisi için oniki tabut hazırlanmasını vasiyet eder. Adamları Sarı Saltuk'u yıkayıp kefenledikten sonra, evinin yanına getirirler. On bir tabut daha hazırlanır. Çünkü Sarı Saltuk, ölümünden sonra on iki yerde makamının olacağını kendilerine söylemiştir. Çevredeki bey ve sultanlara bir tabut verilir. Tabutu alan, Saltuk'un cesedinin kendisinde olduğunu görür ve ülkesine dönerek cenazeyi defneder.
Saltuknâme'ye göre, Sarı Saltuk'un tabutunu alarak ülkesine götüren sultan ve beyler şunlardır: Tatar Hanı, Eflâk, Boğdan, Rus, Üngürûs (Macar), Leh (Polonya), Çeh (Çek), Bosin (Bosna), Beravati (Hırvat), Karnata. Babadağ'a ve Edirne'ye gömülen tabutlarla mezar sayısı on ikiye ulaşmaktadır.12 Sarı Saltuk'un defni ile alâkalı olarak, Evliya Çelebi Seyahatnâmesi'nde, Hacim Sultan ve Hacı Bektaş velâyetnâmelerinde onun için birden çok tabutunun hazırlandığı, küçük farklılıklarla da olsa, benzer şekilde anlatılmaktadır.
Balkanların farklı noktalarında Sarı Saltuk'un türbeleri, o yöre insanları için, önemli bir ziyaret mekânı olma özelliğini hâlâ korumaktadır.
Sarı Saltuk'un bu türbeleri o toprakların müslümanlara ve Türklere ait olduğunu gösteren tapulardır.
Fakat ne gaflettir ki aynı düşünceyle Sümela'da ayin düzenleyerek Trabzon, Maçka, Sümela, Karadeniz bizimdir demek isteyenlere izin verilmektedir. Ülkemizde ki milyonlarda bundan bi haberdir. Zaten onlar neyin farkıdadırlar ki.
Daha önce de defalarca yazdık ama birileri tarafından duyulmuyorsa ve ihanete devam ediliyorsa tekralayalım ki ahirette Büyük Fatih Sultan Mehmet Han ile karşılaşırsak yüzüne bakacak durumumuz olsun.
(1) Kaynak: İstanbul Risaleleri 2. Cilt ,Prof. Süheyl Ünver, İstanbul Büyükşehir Belediyesi Kültür A.Ş. Yayınları. (Bu eser Receb Tayyip Erdoğan’ın Belediye Başkanlığı döneminde Recep Tayyip Erdoğan'ın önsözü ile İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından yayımlanmıştır.)
29 Mayıs 2022 Pazar
Fatih'in Mezarında Kemikleri Sızlıyor! Haberiniz Varmı?
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)