Müzik etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Müzik etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

22 Haziran 2024 Cumartesi

Kaset Bantların Zamansız Çekiciliği: Bir Genel Bakış

Bir zamanlar müzik dağıtımı ve kişisel ses kaydı için baskın bir ortam olan kaset bantlar, ses teknolojisinin tarihinde özel bir yere sahiptir. Dijital formatların büyük ölçüde yerini almasına rağmen, kaset bantlar, müzik meraklıları ve koleksiyoncular arasında nostaljik bir yeniden doğuş yaşamaktadır. Bu makale, kaset bantların tarihini, çalışma prensiplerini, avantajlarını ve kalıcı çekiciliğini incelemektedir.

Kısa Bir Tarihçe

Kaset bantlar, 1963 yılında Philips tarafından tanıtıldı. İlk başta dikte ve taşınabilir ses kaydı için tasarlanan bu bantlar, kısa sürede müzik endüstrisinde devrim yarattı. 1970'ler ve 1980'ler boyunca, kasetler, taşınabilirlikleri ve uygun fiyatları sayesinde ticari müzik yayınları ve kişisel kayıtlar için birincil format haline geldi.

Kaset Bantlar Nasıl Çalışır?

 

Bir kaset bant, plastik bir kılıf içine yerleştirilmiş manyetik banttan oluşur. Manyetik bant, ses sinyallerini manyetik desenlere dönüştürerek sesi kaydeder ve bir teyp çalar tarafından okunup çalınabilir. İki ana bileşeni şunlardır:

1. Manyetik Bant: Üzerinde manyetik partiküller bulunan ince bir plastik şerit. Ses, bant üzerine bir dizi küçük manyetize alanlar şeklinde kaydedilir.
2. Kaset Kılıfı: Bandı koruyan ve oynatma veya kayıt sırasında bandın bir makaradan diğerine sarılmasını sağlayan mekanizmaları içeren plastik muhafaza.

Kaset Bantların Avantajları

1. Taşınabilirlik: Kaset bantlar kompakt ve dayanıklıdır, bu da onları taşımayı ve saklamayı kolay hale getirir.
2. Uygun Fiyatlılık: Altın çağlarında kasetler, plak veya CD'lere göre daha ucuzdu. Ancak bu durum günümüzde değişmiş gibi gözükmektedir. Ülkedeki eknomik durum ve kaset bantların tekrar popüler hale gelmesi ve kolleksiyonerler tarafında toplanması kaset fiyalarını da etkiledi. 
3. Kayıt Edilebilirlik: Kullanıcılar kolayca ses kaydedebilir ve yeniden kaydedebilir, bu da kasetleri mixtape oluşturma, radyo yayınlarını kaydetme veya kişisel dikte için ideal hale getirir.
4. Fiziksel Etkileşim: Kasetleri el ile kullanma, mixtape oluşturma ve oynatma, geri sarma veya ileri sarma gibi fiziksel etkileşimler, dijital formatların eksik olduğu benzersiz bir kullanıcı deneyimi sunar.

Kaset Bantların Dezavantajları

1. Ses Kalitesi: Zamanla iyileşmiş olsa da, kaset bantlar genellikle CD'ler ve dijital formatlara göre daha düşük ses kalitesine sahiptir. Bant hışırtısı (dip ses/ beyaz ses) ve tekrar tekrar oynatma sırasında sinyal bozulması yaygın sorunlardır.
2. Dayanıklılık: Manyetik bant yıpranabilir, uzayabilir veya kırılabilir, bu da ses kalitesinin bozulmasına veya tamamen kaybolmasına yol açabilir.
3. Sınırlı Kapasite: Kaset bantlar genellikle 90 dakikaya kadar kayıt yapabilir, bu da geniş müzik koleksiyonları için birden fazla bant gerektirir.
4. Manuel İşlem: Dijital formatların aksine, kasetler taraf değiştirme, geri sarma veya ileri sarma gibi manuel işlemler gerektirir, bu da zahmetli olabilir.

Nostaljik Yeniden Doğuş

Son yıllarda, kaset bantlar koleksiyoncular ve nostalji arayışındaki kişiler arasında yeniden popülerlik kazandı. Bu canlanmayı birkaç faktör etkilemektedir:

1. Nostalji: Kaset bantlarla büyüyen birçok kişi kendimi de bu grupta sayabilirim, formatın duygusal değeri ve anılarını canlandırdığı için onu yeniden keşfetmekten hoşlanıyor.
2. Analog Sıcaklığı: Bazı ses meraklıları, dijital formatlara göre daha sıcak ve otantik olarak tanımladıkları analog ses kalitesini tercih ediyor.
3. Koleksiyonculuk: Çağdaş sanatçılar tarafından sınırlı sayıda kaset yayınları ve klasik albümlerin yeniden basımları, koleksiyoncular ve müzik meraklılarına hitap ediyor.
4. Kendin Yap (DIY/ Do-It-Yourself) Kültürü: Kayıt yapmanın ve mixtape oluşturmanın kolaylığı, DIY kültürü ve bağımsız müzik sahneleri ile uyumlu.

Son Söz

Bir zamanlar müzik endüstrisinin temel taşı olan kaset bantlar, ses tarihine silinmez bir iz bıraktı. Taşınabilirlikleri, uygun fiyatları ve kayıt edilebilirlikleri ile on yıllar boyunca sevilen bir format haline geldiler. Teknik sınırlamalarına rağmen, kasetlerin çekiciliği dokunsal, etkileşimli doğalarında ve uyandırdıkları nostaljide yatmaktadır. Nostaljik bir geri dönüş yaşarken, kaset bantlar, geçmişin analog dünyası ile günümüzün dijital dünyası arasındaki benzersiz etkileşim yollarını hatırlatmaktadır.


4 Haziran 2024 Salı

Analog ve Dijital Müzik: Avantajlar ve Dezavantajlar

Müzik endüstrisi, teknolojik gelişmelerle birlikte analogdan dijitale doğru büyük bir dönüşüm geçirdi. Her iki formatın da kendine has avantajları ve dezavantajları vardır. Bu makalede, analog ve dijital müziğin farklı yönlerini inceleyerek, hangi durumlarda hangi formatın daha uygun olduğunu anlamaya çalışacağız.

Analog Müzik

Analog müzik, ses dalgalarının fiziksel bir medyada (örneğin, vinil plaklar veya manyetik bantlar) sürekli dalgalar halinde kaydedildiği bir formattır. Bu format, sesin doğal ve kesintisiz bir şekilde kaydedilmesini sağlar.

Avantajları:

1. Ses Kalitesi: Analog kayıtlar, geniş dinamik aralığı ve doğal tonlarıyla bilinir. Bu nedenle, müzikte daha sıcak ve zengin bir ses deneyimi sunar.
2. Nostalji ve Fiziksel Deneyim: Vinil plaklar ve kasetler, fiziksel bir müzik dinleme deneyimi sunar. Plak koleksiyonları ve plak çalma ritüeli, birçok kişi için nostaljik bir değere sahiptir.
3. Sanatsal Değer: Albüm kapakları ve fiziksel medyanın kendisi, sanatsal bir değer taşır. Bu, özellikle sanatçılar ve koleksiyonerler için önemli bir faktördür.

Technics SL-1200

Dezavantajları:

1. Kırılganlık ve Bozulma: Analog medya, çizilmeye, yıpranmaya ve zamanla bozulmaya karşı hassastır. Bu da uzun vadede ses kalitesinin düşmesine neden olabilir.
2. Depolama ve Taşınabilirlik: Vinil plaklar ve kasetler, dijital dosyalara kıyasla daha fazla fiziksel alan kaplar ve taşınması daha zordur.
3. Maliyet: Analog ekipmanlar ve medyalar genellikle daha pahalıdır. Plak çalarlar, amplifikatörler ve plakların kendisi yüksek maliyetli olabilir. Son yıllarda plakların popüler hale gelmesiyle ülkemizde fiyatlar daha da artmıştır.

Dijital Müzik

Dijital müzik, ses dalgalarının dijital sinyallere dönüştürülerek sayısal veriler olarak kaydedildiği bir formattır. Bu format, CD'ler, MP3 dosyaları ve dijital akış hizmetleri gibi çeşitli medya ve platformlar aracılığıyla dağıtılır.

Avantajları:

1. Taşınabilirlik ve Depolama: Dijital müzik dosyaları, çok az fiziksel alan kaplar ve kolayca taşınabilir. Binlerce şarkı, küçük bir cihazda saklanabilir ve her yerde dinlenebilir.
2. Erişim ve Kolaylık: Dijital müzik, internet üzerinden hızlı ve kolay bir şekilde erişilebilir. Çevrimiçi müzik akış hizmetleri, milyonlarca şarkıyı anında dinleme imkanı sunar.
3. Kopyalama ve Paylaşım: Dijital dosyalar, kalite kaybı olmadan kolayca kopyalanabilir ve paylaşılabilir. Bu, müziğin dağıtımını ve erişimini büyük ölçüde kolaylaştırır.

Dezavantajları:

1. Ses Kalitesi: Dijital formatlarda, özellikle sıkıştırılmış dosya türlerinde (örneğin MP3), ses kalitesi kaybı yaşanabilir. Bu, bazı dinleyiciler için tatmin edici olmayabilir.
2. Fiziksel Deneyim Eksikliği: Dijital müzik, analog medyanın sunduğu fiziksel ve nostaljik deneyimi sunmaz. Albüm kapakları ve fiziksel medya koleksiyonları, dijital formatta mevcut değildir.
3. Teknolojik Bağımlılık: Dijital müzik, teknolojik cihazlara ve internet erişimine bağımlıdır. Bu, teknolojiye erişim olmadığı durumlarda müzik dinlemeyi zorlaştırabilir.

Son söz

Analog ve dijital müzik formatları, farklı ihtiyaç ve tercihlere hitap eder. Analog müzik, nostalji ve yüksek ses kalitesi arayanlar için ideal olabilirken, dijital müzik taşınabilirlik, erişim kolaylığı ve geniş müzik kütüphanesi sunar. Hangi formatın tercih edileceği, kullanıcıların kişisel zevkleri, yaşam tarzları ve müzik dinleme alışkanlıklarına ve elbette ekonomik durumuna bağlıdır. Her iki format da müziğin keyfini çıkarmak için farklı yollar sunar ve müziğin evrenselliğini ve çeşitliliğini kutlamamıza olanak tanır.

Müzikli eğer imkanınız varsa analog müzikli güzel günler dilerim.


16 Ekim 2023 Pazartesi

FLAC ve WAV: En İyi Ses Dosyası Formatı Hangisidir

Müzik  dinliyorsanız (özellikle dijital ortamlarda) ve ses dosyalarıyla çalışmış iseniz FLAC ve WAV formatlarının olduğunu bilirsiniz. Ses dosyalarınızı hangi formatta tutacağınıza karar vermek, dosyalarınızın ne kadar iyi korunacağını belirleyecektir.

Farklı dosya formatları hakkında temel bilgiye sahip olsanız bile, arşivlerinizden en iyi şekilde yararlanmak için FLAC ile WAV'ı karşılaştırmak  önemlidir.

İşte WAV ve FLAC hakkında bilmeniz gerekenler.

FLAC nedir?

FLAC, Ücretsiz Kayıpsız Ses Kodek olarak çevirebileceğimiz "Free Lossless Audio Codec" kelimelerinin kısaltmasıdır . "Kayıpsız" terimi, diğer dosya formatlarını FLAC'a sıkıştırabileceğiniz anlamına gelir. İnsanlar bunu gereksiz yer kaplamadan ses dosyalarını bilgisayarlarında saklamak için yaparlar. Pratik olarak tüm ses dosyası formatlarını sıkıştırabilirsiniz, ancak FLAC bunu orijinal ses kalitesini bozmadan yapmanızı sağlar.

FLAC, 2001 yılında Xiph.Org Vakfı tarafından piyasaya sürülen bir formattır ve o zamandan beri oyunlarda en çok kullanılan ses dosyası formatlarından biri haline gelmiştir. O dönemde çok fazla yer kaplayan ses dosyası boyutlarının küçültülmesi vizyonunu hayata geçirmiştir.

FLAC'ı kullanmak, ses dosyalarını orijinal kalitelerini kaybetmeden orijinal boyutlarının %70'ına kadar sıkıştırabileceğiniz anlamına geliyor.

FLAC veya WAV arasında karar vermedeki faktörlerden biri FLAC'ın çok daha esnek ve  çok yönlü  bir dosya formatı olmasıdır. Ayrıca kullanımı tamamen ücretsizdir ve kod açık kaynaklıdır; bu, konuyu bilenlerin kodu istedikleri gibi değiştirebilecekleri anlamına gelir.

Günümüzde FLAC neredeyse tüm modern müzik çalarlarla uyumludur. Bilgisayarınızdan, akıllı telefonunuzdan veya tabletinizden bağımsız olarak FLAC dosyasını oynatırken herhangi bir sorun yaşamazsınız.

Peki FLAC, WAV'dan daha mı iyi? Bu büyük ölçüde ses dosyalarınızdan ne elde etmek istediğinize bağlıdır. FLAC, bazı cihazlarla uyumluluk, örnekleme hızları (sampling rate) ve bit derinliği (bit-depth) ile ilgili sorunlar nedeniyle mükemmel olmaktan uzaktır.

WAV dosyanızı FLAC dosyasına dönüştürmek istiyorsanız bunu genellikle çok fazla teknik bilgi olmadan yapabilirsiniz.

FLAC Dosyalarının Artıları

Ses Kalitesi – FLAC dosyaları kayıpsızdır, yani orijinal kaydın tüm kalitesini korurlar. Seste herhangi bir bozulma olmadığından kliplerinizi, dinlenilmek üzere tasarlandıkları şekilde dinlemenize olanak tanır.
Daha Küçük Boyut – Sıkıştırılmamış ses dosyaları çok fazla yer kaplayabilir. FLAC ses dosyaları kaliteden ödün vermeden %50'den %70'e kadar azaltılabilir.
Gönderilmesi Daha Kolay – Küçük boyutları nedeniyle FLAC dosyalarının bulut tabanlı uygulamalar ve hatta e-posta aracılığıyla arkadaşlarınıza ve ailenize aktarılması çok daha kolay ve hızlıdır.
Her Yerde Çalışır – FLAC dosyalarının oynatılmayacağı neredeyse hiçbir cihaz yoktur. Bu dosyaları cihazınızda oynatmak için belirli codec bileşenlerine veya uygulamalara ihtiyacınız yoktur.
Ücretsiz – FLAC, tamamen ücretsiz bir dosya formatı olduğundan dijital ses dosyalarıyla eşanlamlı hale geldi. Bunları kullanmak için herhangi bir sağlayıcıyı satın almanıza veya bunlara abone olmanıza gerek yoktur.

FLAC Dosyalarının Eksileri

Sınırlı Bit Derinliği/Örnek Hızları – FLAC dosyaları, bit derinliğini ve örnekleme hızlarını sınırlar. Kısacası, bu ölçümleri sınırlamak, rakipsiz, profesyonel kalitede ses elde edemeyeceğiniz anlamına gelir. Ancak ortalama bir insanın çok fazla bir fark etmesi pek olası değildir.
Uyumluluk Sorunları – FLAC çoğu cihazda çalışmasına rağmen, bunları oynatmada sorun yaşayabileceğiniz bazı cihazlar hala vardır. Bu durumda bir dosya dönüştürücünün avantajlarından yararlanmanız gerekecektir.

WAV nedir?

Peki ses arşivleriniz için  WAV veya FLAC'ı mı seçmelisiniz? İşin yapılmasında FLAC mı yoksa WAV mı daha iyi? Doğru seçimi yapabilmek için WAV'ın niteliklerini ve dezavantajlarını da bilmeniz gerekir.

WAV, Dalga Biçimi Ses Dosyası Formatı olarak çevirebileceğimiz "Waveform Audio File Format" anlamına gelir ve .wav veya .wave dosya uzantılarıyla görünebilir. Bazen bu dosya formatının WAVE olarak anıldığını duyabilirsiniz.

WAV, bilgisayar dünyasının iki büyük şirketi Microsoft ve IBM'in ortaklığıyla geliştirilmiştir. Orijinal amacı, ses bit akışlarını Windows işletim sistemini çalıştıran bilgisayarlarda depolamaktı. 1991 yılında piyasaya sürülmesinden bu yana WAV, sıkıştırılmamış ses kliplerini depolamak için önde gelen ses formatı olmuştur. WAV aynı zamanda CD'lerde kullanılan formattır.

WAV, FLAC gibi kayıpsız mıdır ? WAV, formatın eskiliğine rağmen kayıpsız olma özelliğine de sahiptir. Başka bir deyişle, ses çıkışı için WAV'ı seçerseniz epik ses kalitesinin keyfini çıkarmaya devam edebilirsiniz.

WAV dosyalarının sıkıştırılmamış olduğunu, dolayısıyla her zaman FLAC dosyalarından çok daha büyük olacağını unutmayın. Peki buna rağmen WAV FLAC'tan daha mı iyi ? Dosyalarınızda neye öncelik verdiğinize bağlıdır. Sabit diskinizde yer sıkıntısı çekiyorsanız çok fazla WAV dosyası sorun yaratabilir.

Sıkıştırılmamış formu, WAV'ın daha yüksek örnek ve bit hızına sahip olduğu anlamına gelir. Bit derinliği konusunda herhangi bir sınırlama yoktur, dolayısıyla teknik açıdan WAV kalite açısından öndedir.

WAV'ın dezavantajı açık kaynak olmamasıdır. Teknolojinin tamamı IBM ve Microsoft'a ait olduğundan isteyenin kodu yasal olarak manipüle etmesi ve kendilerine uyacak şekilde değiştirmesi mümkün değildir. Bu aynı zamanda her türlü yeniliğin bu iki kurumsal şirkete bağlı olduğu anlamına da geliyor.

WAV ile uyumluluk sorunu yoktur; bu dosyalar herhangi bir cihazda oynatılabilir ve ayrıca eski ve yeni yazılımlarla da sorunsuz şekilde oynatılabilir. Uyumluluk FLAC'ta nadiren sorun olsa da, daha az bilinen işletim sistemleri veya yazılımlarla çalışıyorsanız WAV, beklenmeyen uyumluluk sorunlarından kaçınmak için en iyi seçenektir.

WAV Dosyalarının Artıları

Ses Kalitesi – WAV dosyaları, kalite seviyeleri söz konusu olduğunda üstündür çünkü bu, sıkıştırılmamış bir dosya türüdür. Herhangi bir sıkıştırma biçiminden geçmediği için hiçbir şey kaybolmaz. Dosyalarınız hala pratik olarak orijinaldir.
Sınırsız Bit Derinliği/Örnekleme Hızları – Bu iki kategorinin sıfır sınırlaması vardır, dolayısıyla FLAC ve WAV (WAV kalitesi) tartışmasına açıkça ikincisi hakimdir.
Evrensel Uyumluluk – Bir WAV dosyasını kullanırken uyumluluk sorunlarıyla karşılaşmanız pek mümkün değildir.
Birlikte Çalışması Kolay – Yeni bir ses projesi başlatan herkes, WAV dosyalarıyla çalışmanın ne kadar kolay olduğunu sevecektir.

WAV Dosyalarının Eksileri

Açık Kaynak Değil – WAV dosya biçimini değiştiremezsiniz. Bu, ses teknisyenlerine bu ses dosyası türünden istediklerini elde etme konusunda daha az esneklik sağlar.
Büyük Dosya Boyutları – WAV dosyalarının sıkıştırılmamış yapısı, bunların FLAC dosyalarından oldukça büyük olduğu anlamına gelir. Yeterli hard disk alanınız yoksa WAV dosyaları sorun yaratabilir. Genellikle tek bir WAV dosyası, FLAC dosyasının iki katından daha büyük olacaktır.

FLAC ve WAV: Hangisi Daha İyi?

Yukarıdakilere göre WAV veya FLAC daha mı iyi?

Bu tartışmanın tartışmasız bir kazananı yok çünkü her biri farklı alanlarda daha iyi performans gösteriyor. Ses dosyalarınızla ne yapmak istediğinize ve hangi formatın amacınıza uygun olduğuna karar vermeniz gerekir.

Neyse ki, her iki dosya formatını da dönüştürebilir ve gerekirse birinden diğerine geçiş yapabilirsiniz. Her formatı ne zaman kullanmak isteyebileceğinize karar vermek için bazı önemli FLAC ve WAV noktalarını inceleyelim .

Kayıplı mı, Kayıpsız mı?

Kayıplı ses dosyası türü, sıkıştırıldığında veya dönüştürüldüğünde kalitesini kaybedecek olan dosya türüdür. Yukarıda bahsedildiği gibi WAV ve FLAC dosyaları kayıpsız olarak sınıflandırılır, bu sayede ses kalitesinde ihmal edilebilir bir kayıp yaşanırken sıkıştırılıp dönüştürülmelerine olanak sağlanır.

Başka birine göndermek için sıkıştırmanız veya biri veya diğeri arasında dönüştürme yapmanız gerekiyorsa, herhangi bir şeyi kaybetme konusunda endişelenmenize gerek yoktur.

Sıkıştırılmış ve Sıkıştırılmamış Dosyalar

FLAC ve WAV arasındaki en önemli fark, birincisinin sıkıştırılmış, ikincisinin sıkıştırılmamış olmasıdır. FLAC sıkıştırılmış bir dosyadır, oysa WAV teknik olarak orijinal ses dosyasının mükemmel bir kopyasıdır.

İnsanlar genellikle FLAC'ı tercih ediyor çünkü cihazlarında önemli ölçüde daha az yer kaplıyor. FLAC dosyaları aynı WAV dosyasından %70'e kadar daha küçük olabilir. Bir müzik profesyoneli değilseniz, WAV yerine FLAC'ı tercih ettiğinizde ses kalitesinde gözle görülür bir fark görmezsiniz.

Asıl endişeniz depolama alanı ise FLAC bu kategorinin açık ara kazananıdır. Akıllı telefon ve tablet kullanan kişilerin dosya formatı olarak FLAC'ı seçmelerinin nedeni de budur çünkü masaüstü bilgisayar kullanan biri kadar oyun oynayacak alana sahip değillerdir.

Örnekleme Hızı (Sampling Rate) ve Bit Derinliği (Bit-Depth)

Bir ses dosyasının örnekleme hızı (sampling rate) ve bit derinliği (bit-depth) , sesin dijital alanda ne kadar doğru kaydedildiğini size söyler. Bu kavramların her ikisinin de teknik özellikleri normal olarak sıradan bir kişinin anlayabileceği bir konu değildir. Ancak bit derinliği ve örnekleme hızı ne kadar yüksek olursa ses kalitesinin de o kadar yüksek olacağını anlamalısınız.

Örnekleme hızları her zaman kilohertz veya hertz cinsinden ifade edilirken, bit derinliği bit sayısıyla tanımlanır.

Peki örnekleme hızı nedir?

Örnekleme hızı, ses dosyasını işleyen yazılımın bir ses dosyasını saniyede kaç kez örnekleyebildiğidir. Örneğin, örnekleme hızı 196kHz olan bir dosyanız varsa, ses işleme yazılımınız dosyayı tek bir saniyede 196.000 kez örnekleyebilir.

Bit derinliğine bakarsak 32 bit gibi yüksek bir bit derinliğine sahip olabilirsiniz. Bu, işleme yazılımınızın söz konusu dosyayı örneklerken yararlandığı bilgi miktarıdır. Sayı ne kadar yüksek olursa yazılımınızın o kadar fazla bilgiyle çalışması gerekir.

FLAC'ın örnekleme hızları ve bit derinliği konusunda sınırları olduğunu söylemiştik, oysa WAV'ın böyle bir kısıtlaması yoktur. Ses dosyalarınızın kalitesi bağlamında bu ne anlama geliyor?

WAV sıkıştırılmamış olduğundan örnekleme hızları ve bit derinliği ile ilgili her şeyi korur. FLAC dosyasından daha fazla yer kaplamasının nedeni de budur. Bu nedenle WAV FLAC'tan daha mı iyi ? Şart değil. FLAC, sıkıştırma işlemi boyunca belirli ayrıntıları kaybedecek olsa da yine de kayıpsızdır. FLAC dosyalarında önemli bir kalite kaybı yoktur.
 

Ücretsiz ve Açık Kaynak

FLAC açık kaynaklı bir dosya formatıdır, oysa WAV değildir. FLAC tamamen ücretsiz bir dosya formatıdır ve herkes tarafından değiştirilebilir. Yepyeni bir ses projesi üzerinde çalışıyorsanız ve bazı değişiklikler yapmanız gerekiyorsa FLAC, deneyiminizi istediğiniz gibi özelleştirmenize olanak tanıyan formattır.

Ne yazık ki WAV'ın patenti Microsoft tarafından alınmıştır. En son yeniliklerin uygulanması da dahil olmak üzere dosya formatını yalnızca teknoloji devi değiştirebilir.

Bu insanların çoğunluğu için önemli mi? Kesinlikle hayır. Son derece teknik bir işlevi yerine getirmediğiniz sürece, birinin açık kaynak olması, diğerinin olmaması muhtemelen düşüncenizde yer almayacaktır. Dosya formatının bazı yönlerini değiştirmek istiyorsanız, WAV dosyanızı FLAC'a dönüştürmeniz yeterli; hazırsınız.

Depolama alanı

Tipik olarak depolama alanı, hangi dosya formatının daha iyi olduğuna karar vermede en kritik husustur. Çok fazla ses dosyasına sahip olan kişiler, arşivlerinin bilgisayarlarında ne kadar yer kaplayacağı konusunda endişe duyabilirler.

Sıkıştırılmış dosya formatı olarak FLAC bu savaşı kesinlikle kazanır. WAV sıkıştırılmamış bir dosyadır ve cihazınızda çok daha fazla yer kaplar. Ayrıca diğer cihazlara aktarımı ve indirmesi de daha uzun sürecektir. İletim hızı sizin için önemliyse FLAC kullanılacak en iyi dosya formatıdır.

Dosya Dönüştürme

FLAC ve WAV, yeterince hızlı dönüştürülebilen iki dosya formatıdır. Dönüşüm FLAC'tan WAV'a ve WAV'dan FLAC'a olmak üzere her iki yönde de yapılabilir.
Her iki dosya formatı da kayıpsız olduğundan, bir formattan diğerine geçiş yaptığınızda hiçbir şey kaybetmezsiniz. Çok sayıda müzik dosyasını harici bir sabit sürücüye kaydetmek artık daha iyi depolama için FLAC'a dönüştürürken herhangi bir bozulmayı kabul etmek zorunda olduğunuz anlamına gelmez.
Bu dosyaları birinden diğerine nasıl dönüştürürsünüz?
Her iki dosya da dönüştürülecek kadar basittir. Dosyalarınızı otomatik olarak dönüştürecek çok sayıda ücretsiz yazılım seçeneği vardır. Dosya dönüştürme, dosyanızı seçmeyi ve onu hangi formata dönüştürmek istediğinize karar vermeyi içerir. Düğmeye tıklayın, birkaç dakika bekleyin; dosyanız dönüştürülmüş olacaktır.
Dosya bozulmasının bir olasılık olduğunu unutmayın. Güvenliğiniz için, bir şeyler ters giderse diye her dosyanın bir kopyasını her iki biçimde de saklamayı deneyin.

Diğer Ses Dosyalarına Karşı Ses Kalitesini Ölçme

FLAC veya WAV formatını kullanmak, diğer dosyalara kıyasla ses kalitesinde bir fark yaratacaktır. FLAC veya WAV'ın ses kalitesinde çok az fark vardır.

Özel ekipman

FLAC veya WAV dosyasından gelen HD sesin oynatılması için özel bir ekipman veya yazılım gerekmez. Bilgisayarınızın varsayılan medya oynatıcısı, herhangi bir özel indirmeye gerek kalmadan her iki dosya türünü de işleyebilecektir.
En iyi ses kalitesini elde etmek için doğru ses ekipmanına yatırım yapmanız gerektiğini unutmayın. Harika bir kulaklık çifti her sesi kristal netliğinde duymanızı sağlayacaktır.

WAV ve FLAC En İyi Ses Dosyası Formatları mı?

FLAC ve WAV, ses dosyaları için altın standart dosya formatları arasında kabul edilir (gerçekten ileri düzey kullanıcılar ayrıca WMA (Windows Media Audio), MQA (Master Quality Authenticated) ve DSD'yi (Direct Stream Digital)  de deneyebilir). Kullanabileceğiniz çok sayıda dosya formatı vardır. Sesinizden en iyi kaliteyi elde etmek, kusursuz ses kalitesini geliştirmek ve korumak için doğru formatı seçmek anlamına gelir.

Eski sesin dijitalleştirilmesi söz konusu olduğunda, birçok insan kullanım kolaylığı ve başlangıçta orijinal kayıtların mütevazı kalitede olması nedeniyle doğrudan MP3' seçer. Daha ileri düzey kullanıcılar yüksek kaliteli WAV dosyalarını tercih eder.
Ancak ileri düzey kullanıcılar için FLAC' da çok kötü olmayan seçenek olabilir. Yeni dosya formatlarını deneme imkanınız varsa, denemenizi tavsiye ederim. Ancak eski analog sesinizden en iyi şekilde yararlanmak istiyorsanız en iyi yol WAV dosya formatıdır.

Müzikli güzel günler dilerim. İster WAV ister FLAC ama MP3 değil.   
   

25 Eylül 2023 Pazartesi

Plak Diğer Ses Formatlarını Geride Bırakır mı ?

 

Gerçek müzik hayranları, en sevdikleri albümleri ve parçaları dinlerken mümkün olan en iyi ses kalitesini elde etmek isterler; bu nedenle çoğu zaman bütçelerini de zorlayarak mümkün olan en iyi ses sistemini kurmaya çalışırlar. Ancak yüksek kaliteli ses, kullandığınız hoparlörlerin, hifi cihazların ötesine geçer. İster en son mobil uygulamalar üzerinden müzik dinlemeyi tercih edin, ister CD çalarınıza, kasetçalarınıza, pikabınıza, makaralı teybinize güvenin, müziğin kaydedildiği medya formatı (kaset, plak, makara band, dijital ortam gibi) önemlidir.

Her medya formatının güçlü ve zayıf yönleri vardır. Birçok plak tutkunu, en sevdiğiniz şarkıları tüm ihtişamıyla yakalamak istiyorsanız, - özellikle de rock, folk ve R&B (Rhythm and blues) 'nin en parlak döneminden kalma eski müzikleri - size bir  pikap önerecektir. Bu her zaman doğru mudur?

Plakların diğer formatlara göre avantajlı olduğu yer

Plaklarda bir yeniden diriliş görmemizin bir nedeni var - ve bu sadece koleksiyonlarına eklemek için sanatçıların dönem baskısı LP'lerini kapan plak avcıları değil. Evet, plakların son zamanlardaki popülaritesinde kesinlikle duyusal bir unsur var; dijital ortamdaki parçaları karıştırmak yerine o plağı elinizde tutmanın daha iyi olduğu hissi. Ancak burada bundan çok daha fazlası var. 50'li, 60'lı, 70'li ve hatta 80'li yılların pek çok popüler müziği plak formatları göz önünde bulundurularak kaydedildi.

Buna karşılık, çoğu dijital ortam, dosya boyutunu en aza indirecek şekilde sıkıştırılır, böylece çeşitli cihazlara düzgün bir şekilde sığar ve iletişim ağları arasında kolayca iletilebilir. Yayın hizmetleri, ses sıkıştırma teknolojisi olmadan uygulanamaz.

Ses dosyaları sıkıştırıldıklarında aslına uygunluğunu bir miktar hatta oldukça kaybeder, bu da dinleyicinin parça kaydedilirken titizlikle oluşturulan ses ayrıntılarını kaçırdığı anlamına gelir. Ortalama bir insan için bu büyük bir sorun olmayabilir ancak müzik severler için ses derinliğini kaybetmek kabul edilemez.

Plak sıcaklık sağlar, 'yüksek ses savaşından' kaçınır

Plak hayranları her zaman klasik plaklardan aldıkları "sıcaklıktan" bahseder. Bu nostaljik bir konuşma değildir, gerçek bir ses fenomeni plakta bulduğunuz orta aralıktaki ses,   kulaklarınız için daha hoş, daha sıcak bir ses sağlar. Bu özellikle Beatles, Led Zeppelin veya Pink Floyd gibi klasik rock sanatçılarını dinlerken fark edilir.

90'lı yıllarda müzik şirketleri, sanatçılarının mağazalarda duyulması için dişe diş mücadele ediyordu. Bu sadece şarkılarının mağaza ses sistemlerinde çalınması anlamına gelmiyordu, aynı zamanda onların öne çıkmasını, alışveriş yapanların dikkatini çekmesini ve çevredeki gürültüyü bastırmasını da sağlamak anlamına geliyordu. Bu "yüksek ses  savaşı", son dijital kayıtların daha yüksek ses seviyelerinde kaydedilmesiyle yıllar boyunca şiddetle devam etti. Desibelleri bu şekilde artırmak ses kalitesini zorluyor ve 2000'li yıllardan kalma dijital parçaları ve eski bir LP'yi arka arkaya dinlediğinizde bu hemen fark edilir. Şüphesiz plak kulağa daha iyi gelir.

Dijital medyanın kazandığı yer

Plakların dijitale karşı olduğu tartışmasında, plakların bazı durumlarda daha iyi ses çıkardığına dair önemli bir uyarı var, ancak hepsinde değil - özellikle yeni müziklerde. Hem plak hem de dijital formatta yayınlanan daha yeni albümlerin, ikisi arasında ses kalitesi açısından önemli bir fark gösterme olasılığı daha düşüktür. Parçalar dijital formatlar göz önünde bulundurularak kaydedilmekte ve üretilmekte ve ardından bir plak üzerine basılmaktadır. Bu durumlarda plak  üstünlüğünü kaybeder.

Ayrıca, eski şarkılarla arasındaki aslına uygunluk farkını tamamen ortadan kaldırmasa bile kapatan bazı dijital formatlar da mevcut; örneğin FLAC gibi. Dijital format   birçok alanda plak ritmine sahiptir :

  • Stereo ayırma
  • Daha düşük distorsiyon
  • Frekans tepkisi

Kolaylık açısından bakıldığında dijital öne çıkar. Akıllı telefonunuzdan veya mobil cihazınızdan müzik dinlemek, kayıtları çıkarıp diğer tarafı dinlemek için her üç veya dört şarkının üzerinden geçmekten çok daha kolay ve kullanışlıdır.

Bununla birlikte, plak her zaman tamamen kayıpsız bir format olacaktır, bu da tam olarak sanatçının amaçladığını duyacağınız anlamına gelir. Sonuçta bu çeşitli nüansları dengelemek ve dinleme deneyimi için neyin en önemli olduğuna karar vermek dinleyiciye kalmıştır.

En sevdiğiniz klasik sanatçıları duyulmaları gerektiği şekilde dinleme konusunda ciddiyseniz ve daha kapsayıcı bir dinleme deneyiminin tadını çıkarıyorsanız, gidilecek yol plaktır. Dijital medyanın LP'lerle ses kalitesi arasındaki farkı kapattığı inkar edilemez ve müzik ve MP3 akışının rahatlığı birçok müzik hayranı özellikle günümüz gençleri için belirleyici bir faktör olabilir.

Müzikle kalın ister plak ister dijital olarak.

13 Mart 2022 Pazar

YouTube'da Müzik dinlemeyi bırakın lütfen

Ciddi olarak söylüyorum kendinize bir iyilik yapın ve YouTube'da müzik dinlemeyi bırakın. Siz daha iyisini hakediyorsunuz.

Bazen müzik videosunu izlemek, yeni sanatçıları keşfetmek veya nadir eserleri dinlemek için YouTube bir seçenek olabilir. Ama kesinlikle müzik dinlemek için ana platform olarak kullanmayın.

Neden diye sorduğunuzu duyar gibiyim. Herşeyden önce YouTube'da müzik dinliyorsanız, muhtemelen müziğin hakkını veremeyen bir dizüstü bilgisayar veya PC hoparlörlerinden dinliyorsunuz. En iyi ihtimal güzel bir kulaklık veya bir hi-fi sistemden dinliyorsunuz. Böyle bir durumda bile, kendinize büyük bir kötülük ediyorsunuz ve ruhunuzun gerçekten özel bir şeyi deneyimleme yeteneğini reddediyorsunuz. İşte nedeni;

YouTube'da tüm sesler sıkıştırılmıştır (yaklaşık olarak 126 kbps AAC'ye kadar), ki bu kendi içinde o kadar da kötü değildir. AAC sıkıştırması düşük bit hızlarında kulağa hoş gelebilir. Bununla birlikte, kaynak dosyalar olarak yetersiz sıkıştırılmış videolar kullanıldığında bir sorun haline gelir.

Gerçek şu ki, sıkıştırılmış -özellikle kötü sıkıştırılmış örnekler- duygusal olarak insanda aynı etkiyi yaratmaz. Kötü sıkıştırılmış müzik cansız ve bozuk gelebilir ve bu, duygular sözkonusu olduğunda darbe etkisi yapar.

MP3'ün yükşelişi ile birçok insanın içine düştüğü bir tuzak plak, kaset ve CD'lerimizi bir kenara atıp MP3 formatında müzik dinlemeye başlamaktır. Şimdi lütfen düşünün. En son ne zaman MP3'te, YouTube'da ve hatta Spotify'da bir müzik parçası sizi ürpertecek kadar duygulandırdı? Müzikle ciddi bir bağlantısı olan herkes bu duyguyla ilişki kurabilir ve bunu hissetmeyeli epey zaman geçtiğini düşünüyorum. Dönüş yolu var; tek yapmanız gereken YouTube'u kapatmanız! Plak, kaset, CD dinlemeniz.

Müzik güçlü bir şeydir; heyecanlandırma, ilham verme ve hatta stresi azaltma yeteneğine sahiptir.

 Müzik beynin gıdası gibidir – onu alabileceği en iyi şekilde beslemeniz gerekmez mi?

Son olarak, bir dinleme platformu olarak YouTube – hatta Spotify – hakkında hissettiklerimi özetleyecek olursam, şöyle söyleyebilirim:

YouTube'da müzik dinlemek, fast food tüketmek gibidir. Hızlıdır, ucuzdur ve açlığınızı bir miktar giderir, ancak sonuçta tatminsiz kalırsınız. Kendinize bir iyilik yapın ve gerçek müziği yeniden keşfedin; Tıpkı gerçek yiyecekler gibi, daha pahalıya mal olacak ve daha fazla zaman alacaktır, ancak nihayetinde uzun vadede daha tatmin edicidir.