3 Eylül 2014 Çarşamba

Suudiler'in Yeni Marifeti: Sıra Allah Resulunun (sav) Mezarına Geldi

Suudi Arabistan'ın Vehhâbî yönetimi şimdi de Allah Resulu Sevgili Peygamberimiz Hz. Muhammed'in (sallallahu aleyhi vesellem) mezarına gözünü dikti. Rant uğruna daha önceki bir makalemde de belirttiğim gibi kutsal belde Mekke'yi dünyanın en yüksek binalarıyla, alış veriş merkezleri ve otelleriyle dolduran Suudiler, Allah Resulu'nun mezarını Mescid-i Nebevi'nin yanında bulunan Cennet-ül Bâki Mezarlığına nakletmek için çalışmalar yapıyor.

Vehhâbîler Mekke'yi ele geçirdiklerinde Hazret-i Ebu Bekir, Hazret-i Ömer, Hazret-i Ali, Hazret-i Fâtıma'nın -radiyallahu anhüm- doğdukları evleri, orada bulunan bütün kubbe ve türbeleri yerle bir etmişler, Cennet-ül-Bâki Mezarlığındaki bütün mezarları, türbeleri, Hazret-i Hatice Validemiz'in türbesini yıkmışlardı.  (Peygamberimiz vefatına yakın hasta olduğu zamanlarda bile bazen bir gecede birden çok defa Cennet-ül Bâki Mezarlığına gidip burada bulunanlar için dua etmiştir.)



Sahih İslam kaynaklarında Peygamberimizin vefatından sonra "Siz, beni yıkadığınız ve kefenlediğiniz zaman şu seririmin üzerine ve şu evimin içindeki kabrimin kenarına koyunuz!" diyerek şu anda mezarının bulunduğu yere konulmasını istemiştir. Vefatından sonra Peygamberimizin gömüleceği yer konusunda ihtilaf çıkmış, bazı sahabe mescide gömelim, bazı sahabe Cennet-ül Bâki Mezarlığına gömelim, bazı sahabe Resulullah Aleyhisselâm nerede namaz kılar idiyse oraya gömelim demiştir. Hz. Ebubekir "Kendisinden işitip te unutmadığım hadisinde Resulullah Aleyhisselâm
"Allah, bir peygamberin ruhunu, gömülmesini istediği yerden başkasında almaz!
buyurdu" dedi. Peygamberimizin bu hususta;

"Bir peygamber'in ruhu, gömüleceği yerden başkasında alınmaz!"
"Hiç bir peygambere, nerede vefat etmişse, oradan başka yerde kabir kazılmaz!"
"Hiç bir peygamber, içinde can verdiği yerden başkasında gömülmemiştir."

buyurduğu da rivayet edilmiştir.

Ashab Hz. Ebubekir'e "Öyle ise, Resullullah, nereye gömülecek?" diye sormuş, Hz. Ebubekir "Üzerinde vefat etmiş olduğu yere." demiştir. Ashab "Vallahi, biz, senin hükmüne razıyız. Sen, sözünle ikna ettin." demiştir.

Böylece, Hz. Ayşe'nin evinde Peygamberimizin yattığı döşeğin altının kabir olmak üzere kazılması kararlaştırılmıştır.

Sahih kaynaklarda Hz. Ayşe'nin bir rüyasıyla ilgili olarak şu rivayet vardır. Hz. Aişe, rüyasında gökten üç Ay'ın evine düştüğünü görmüş, bunu babası Ebubekir'e anlatmıştı. Hz. Aişe bunu Peygamberimizin bir oğlu olacağına yormuş ise de Hz. Ebubekir “Eğer, rüyan sadıksa, yer yüzü halkının en hayırlısı olan üçü, senin evine gömülecektir!” demiştir.

Peygamberimiz vefat ettiği zaman, Hz. Ebubekir, Hz. Aişe'ye “Bu, senin rüyada gördüğün üç Ay'dan birisi olup onların en hayırlısı idi. Aylarınının en hayrlısı olanı, vefat ettirilip götürüldü!” dedi.

Sonradan Hz. Ebubekir ile Hz. Ömer'in de Hz. Aişe'nin evinde Peygamberimizin yanına gömülmeleri ile, Hz. Aişe'nin rüyasın tamamiyle gerçekleşmiştir.

Suudi yönetimi herhalde diğer yaptıkları karşısında İslam dünyasının tepkisizliğinden cesaret alarak şimdi de Peygamber Efendimizin (sallallahu aleyhi vesellem) kabrine gözünü dikmiş gözüküyor. Peygamber Efendimiz (sallallahu aleyhi vesellem) bir hadislerinde şöyle buyurur:

“Bir kötülük gördüğünüz zaman elle düzeltin. Buna gücü yetmezse dilinizle düzeltmeye çalışsın. Buna da gücü yetmezse kalben buğzedin. Bu ise imanın en zayıf derecesidir.” (Tirmizi, Fiten, 11)

Ben ancak kalbim ile buğz ediyorum ve klavyemle yazabiliyorum. Ya Rabbi beni affet! Ya Resullullah (sallallahu aleyhi vesellem) bana şefaat et! Siz de benim gibi başka bir şey yapamıyorsanız en azından buğz edin.

Cennet-ül Bâki Mezarlığının bugünkü hali


Kaynak: http://www.independent.co.uk/news/world/middle-east/saudis-risk-new-muslim-division-with-proposal-to-move-mohameds-tomb-9705120.html

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder