Kemal Kılıçdaroğlu'na Hatırlatalım Ki Süpriz Olmasın

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Kemal Derviş'e Ekenomiden sorumlu Başbakan Yardımcılığı teklif etti ve Kemal Derviş'te kabul etti.

Takvim Gazetesinden Ergin Diler'in Güneş Taner ve Enis Öksüz ile Kemal Derviş hakkında yaptığı 29 Haziran 2012 tarihli röportajından bir bölümü buraya aktarayım da olurda CHP iktidara gelir ve Kemal Dervişi Başbakan Yardımcısı yaparsa Kılıçdaroğlu'na karşılaşacakları durumlar süpriz olmasın.

"Güneş Bey'le görüştükten sonra o dönem Kemal Derviş'e en sıkı muhalefeti gösteren MHP'li Bakan Enis Öksüz'ü aradım. Hem Kemal Bey'i hem eşi Catherine'i sordum...

* Kemal Derviş kimdi?
Özel yetkili özel bir insandı.

* Özel derken?
Efendim Bakanlar Kurulu'na girdiği halde ne Ecevit'i ne de Bakanları takmazdı.

* Nasıl yani?
Boğaz'a yapılacak tüp geçit için kredi arıyorduk. Dünya Bankası'ndan bize 14.9 faizle kredi buldu. Ben de Japonya'dan kredi buldum.. Hemde istedikleri faiz 0.75'ti. 40 yıl geri ödemeli. İlk 10 yıl ödemesizdi. Bu PARAYA karşı çıktı. Bakanlar Kurulu elektriklendi. Osman Durmuş, İstemihan Talay ve Yaşar Okuyan bana destek verdi.
Ecevit, Derviş'e "Neden karşı çıkıyorsunuz?" diye sordu. Cevap ilginçti: Dengemizi bozar!
Masada buz gibi hava esti. Ecevit ikna olmadığını belli edince çantasını topladı.
Toplantıyı terk etti. Hüsamettin Özkan "Ayıp ediyorsunuz. Böyle nezaketsizlik olmaz" dedi. Dinlemedi. "Cumhurbaşkanı beni bekliyor" deyip ayrıldı.

* Kimseyi dinlemez miydi?
Dinlemezdi. Herkesin üzerindeydi. Bir gün yüksek sesle "Türkiye'de hiçbir şey tesadüfen olmuyor" dedim... Kimse ses çıkaramadı. Liderler adamın peşinde koşuyorlardı. Para bulup getirdi. Ama paranın nereye gittiğini takip edemedik. Özel bir görevi vardı. Yerli sermayeyi biçerek YABANCILARA kapıları sonuna kadar açtı.
Bankalar ve sigorta şirketleri el değiştirdi.
Çıkacaktık daha çok battık!

* Aranan kan bulundu deniyordu!
Evet! Basın böyle söylüyordu.
Hazine, Merkez Bankası, Başbakanlık ve MEDYA birlikte ülkeyi batırıyordu. Bir gün Baykal'a rastladım. "Sakın bu adamı partinize almayın! Kim olduğunu bilmiyorsunuz!" dedim. "Bakarız" deyip gitti. Adamlarını CHP'ye koydu. Sonra oranın da icabına baktı!

* Güneş Taner, eşi Catherine Derviş'e "dikkat" diyor. Sizin fikriniz ne?
Yaşantısı alışık olduğumuz kuralların dışındaydı. Oturup kalktıkları insanlar vardı.
Umarım DEVLET takip etmiştir. Etmediyse yazık ki ne yazık! Biz özel hayat diye fazla kurcalamadık. Hata yaptık.

* ABD Büyükelçisiyle sık sık görüştüğü iddiası vardı o günlerde?
Evet görüşürlerdi. Bunu bilmeyen yoktu. Ama nedense benim dışımda sesini çıkaran olmuyordu. Çok üzüldüğüm bir olay vardı. GSM ihalelerini yaptık. Kasaya 1 milyar dolar koyduk. Ama kahraman Derviş'in reçeteleri sayesinde o para da eriyip borca gitti! İhaleden sonra beni kutlayan Ecevit'in yüzündeki ifadeyi hiç unutmam.
Paralar gidince o teşekkürün de bir anlamı kalmadı ya...

KİMSE BULAMADI
Kemal Derviş, bakan olduğu dönemde ortadan kayboldu. Kimse nerede olduğunu bilemedi. Rahmetli Ecevit "12 gündür bakanımı bulamıyorum" diye dostlarına dert yandı."

Röportajın tamamı için tıklayınız.

Hayırlı Olsun!

Haberi medyada görmüşsünüzdür. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Kemal Derviş'e bakanlık teklif etmiş, Kemal Derviş'te kabul etmiş.

Çok çabuk unutan bir milletiz. Kemal Derviş kimdir hatırlayalım.

DSP-MHP-ANAP koalisyonun “ekonomiden sorumlu devlet bakanı” olarak Dünya Bankası’ndan paraşütle Ankara’ya gönderildi. Derviş için, o dönemde Başbakan Ecevit, “biz getirdik” derken, Dünya Bankası Başkanı Wolfovitz gayet pervasızca, “biz gönderdik” demişti. (Ecevit iktidardan gittikten yıllar sonra verdiği bir röportajında "Kemal Deviş'i kim tavsiye etti bilmiyorum" demiştir.)

Kemal Derviş,  ABD ve AB’nin dayattığı tüm yasaları Meclis’ten geçirdi. Halka tüm acı reçeteler dayatıldıktan sonra, DSP-ANAP-MHP iktidarının dağılmasında ve Ak Parti'nin iktidara gelmesinde başrolü oynayan kişidir.

O'nun sayesinde DSP, ANAP ve DYP silinip gitmiştir.

Bu başarıları nedeniyle Birleşmiş Milletler’in 2. adamlığına terfi ettirilerek ödüllendirilmiştir. 

Ak Parti iktidara geldiği günden beri de Kemal Derviş'in uygulamaya koyduğu ekonomi politikalarını uygulamaktadır.

Kemal Derviş şimdi CHP'nin bakanı oluyor. Tabii CHP iktidara gelirse.

Şimdi seçmenlerin sormak hakkı değilmi? CHP iktidara gelirse Kemal Derviş bakan olacaksa neden AK Parti iktidarını değiştirelim ki? Ak Parti ile yola devam ederiz. Zaten Kemal Derviş'in politikalarını uyguluyor.

Bu sayede CHP'de ekonomiden anlayan, bakan olabilecek kimse olmadığını da anlamış olduk.

Son sözüm de CHP'lilere. Yeni bakanınız hayırlı olsun!

Hürriyet 27 Mart 2015

Posta 27 Mart 2015

Aydınlık 27 Mart 2015

Seni Hatırlıyorum Büyük Ozan!

Aşık Veysel

Dostlar Beni Hatırlasın

Ben giderim adım kalır
Dostlar beni hatırlasın.
Düğün olur bayram gelir
Dostlar beni hatırlasın

Can kafeste durmaz uçar
Dünya bir han, konan göçer
Ay dolanır  yıllar geçer
Dostlar beni hatırlasın


Can bedenden ayrılacak
Tütmez baca  yanmaz ocak
Selam olsun kucak kucak
Dostlar beni hatırlasın

Ne gelsemdi, ne giderdim
Günden güne arttı derdim
Garip kalır yerim yurdum
Dostlar beni hatırlasın

Açar solar türlü çiçek
Kimler gülmüş kim gülecek
Murat yalan ölüm gerçek
Dostlar beni hatırlasın

Gün ikindi akşam olur
Gör ki başa neler gelir
Veysel gider adı kalır
Dostlar beni hatırlasın 

Aşık Veysel ŞATIROĞLU

Önlerinde Saygıyla Eğiliyorum ve Allah (cc) tan Rahmet Diliyorum.

Osmanlı Balkanlardan çekilmişti. Buna rağmen Çanakkale Savaşı başladığında Halife'nin davetine uyarak İslamiyeti ve Türklüğü korumak için gönüllü harekete geçtiler. Zamanın Sırp yönetimi durumdan şüphelendi. Ancak yurtdışına çalışmaya gitmek için hazırlandıklarını söylediler. Bir sabah namazı sonrası yavrularını, nişanlılarını, eşlerini, gözü yaşlı analarını ve babalarını, bacılarını, kardeşlerini bırakıp, yaşadıkları bugünkü Kosova'nın Arnavutluk-Makedonya sınırındaki güney bölgesinden binlerce kilometreyi yaya olarak geçip Çanakkale'ye geldiler.

Çanakkale savaşında 460 şehit verdiler.

Bunlar Balkanlar'daki Gora Türkleridir.

Goralıların bir kısmı (Mlika ve Kruşevolar) Halep civarından buralara gelen Selçuklu Türkleri'ndendir. Diğerleri ise onlardan önce Orta Asya'dan kuzey göç yolunu (Hazar Denizi, Karadeniz'in kuzeyini) takip ederek Ukrayna ile Besarabya'ya giden, buradan da 11. asırda Balkanlar'a inen Peçenekler'in yardımı ile 1304'ten itibaren Rodoplar, Batı Trakya, Pirin ve Vardar Makedonya'sını hakimiyetleri altına alan Kıpçaklar'ın veya Avrupalılar'ın Kuman olarak adlandırdıkları kabilelerin torunlarıdır. Gora Türklerine Kosova'dan başka Arnavutluk'ta, Makedonya'da, Yunanistan'da, Bulgaristan'da, Karadağ'da, Sırbistan'da ve Bosna-Hersek'te de rastlanır.

Bugün 100 yıl sonra bile Çanakkale türküsü yankılanınca yüksek tepelerinde Gora’nın, bütün Goralılar saygı duruşuna geçer Balkanların bu cennet köşesinde.

“...
U Čanakkale, ogledala čaršija, (Çanakkale içinde aynalı çarşı,)
Majko, odoh protiv dušmana, (Anne ben gidiyom düşmana karşı,)
Oh, mladosti moja! (Oy gençliğim eyvah!)
U Čanakkale jedna visoka selvija, (Çanakkale içinde bir yüksek selvi,)
Ko od nas vjeren, ko oženjen, (Kimimiz nişanlı, kimimiz evli,)
Oh, mladosti moja! (Oy gençliğim eyvah!)
U Čanakkale su me ubili, (Çanakkale içinde vurdular beni,)
Prije smrti u mezar položili, (Ölmeden mezara koydular beni,)
Oh, mladosti moja...!” (Oy gençliğim eyvah...!)

Kosova Savaşı ve 1999 NATO müdahalesi ardından barış misyonu çerçevesinde Kosova’ya yerleşen Türk askerinin girişimiyle, 2003 yılından bu yana Gora ve Kosova’nın diğer yörelerinden şehit yakınları Çanakkale’de düzenlenen anma törenlerine katılmaktadır.


İslamiyeti ve Türklüğü korumak için, gönüllü olarak, kilometrelerce yaya yürüyerek Çanakkale'ye gelen Gora Türkleri önünde saygıyla eğiliyorum.

Bu büyük savaşın yıldönümünde Çanakkale'de şehit düşen tüm şehitlerimize ve şehit düşen Gora Türklerine Allah (cc)'tan rahmet diliyorum.

(*) Gora Türklerinin yaşadığı bölge bugün Kosova, Arnavutluk ve Makedonya arasında bölünmüş durumdadır.

İhtilaf

Müslümanlar arasındaki ihtilaflar iki sahada görülür. Bunlar tatbikat sahasında görülen ihtilaflar ile ilmi ve teorik sahada görülen ihtilaflardır.

Hz. Osman (ra)'a karşı isyan edenlerin ortaya çıkardıkları ihtilaflar, Hz. Ali (ra) ile Haricilerin arasındaki ihtilaflar, Abdullah b. Zübeyr (ra) ile Emeviler arasındaki ihtilaf, Hariciler ile Emeviler arasındaki ihtilaf tatbikat sahasında görülen fiili ihtilaflardır.

İlim ve teori sahasındaki ihtilaflara gelince bunlar bir takım itikadi ve bazi fer'i meselelerde görülür. Bu tür ihitlaflar teorik safhada kalmış ve bu tür ihtilaflara girişen alimler arasında fiili çatışmaya dönüşen bir hadise meydana gelmemiştir. Her ne kadar bu tür ihtilaflar teorik sahada kalıp fiili çatışmaya dönüşmese de, bazı zamanlarda iktidarlar, bu tür ihtilafları bahane ederek alimlere işkence etmişlerdir. Bununda nedeni alimlerin izledikleri metodlarının, devlete karşı kışkırtıcı metodlar olmasından kuşkulanmaları, yada alimlerin görüşlerinin fitneye sebep olacağından korkmalarıdır.

İslam'da mezhepleri üç kısma ayırmak mümkündür.

1. Siyasi mezhepler: Bunlar tatbikat sahasında görülmüş aralarındaki ihtilaf had safhalara ulaşmıştır.

2. İtikadi mezhepler: Bunlar genellikle teorik ihtilaflardan öteye geçmemişlerdir.

3. Fıkhi mezhepler: Bunlar ise müslümanlar için bir hayır ve bereket kaynağı olmuştur.

Nijerya!

Haberlerde görmüşsünüzdür. Dün Nijerya'nın kuzeydoğusundaki Borno eyaletinin başkenti Maiduguri'de düzenlenen üç bombalı saldırıda en az 50 kişi hayatını kaybetti. Bu Nijerya'daki bu tür saldırıların ilki değil, sonuncusu da olmayacak.



Nijerya'nın tam adı Nijerya Federal Cumhuriyeti.

Nijerya'nın nüfusu 167 Milyon.

Nijerya dünyanın 7nci büyük nüfusa sahip ülkesi.

Nijerya'da konuşulan 521 dil var.


Nijerya eski bir İngiliz kolonisi.

Nijerya'da İngilizce resmi dil.

Nijerya'da ülkemizdeki kadar müslüman nüfus var.

Nijerya'da nüfusun %90'ı  günlük  2 Amerikan Doları (5 Türk Lirası)  ile hayatını idame ettirmektir.

Nijerya dünyanın 5nci en büyük petrol ihracatçısı ülkedir.

Nijerya petrolden kaynaklanan dünyanın en büyük çevre problemlerinin olduğu ülkedir.

Nijerya'da ortalama hayat süresi 47 yıldır.

Hugo Rafael Chávez Frías

Adı Hugo Rafael Chávez Frías.

Venezuelalı politikacı.

Bir işçi ailesinin çocuğu olarak 28 Temmuz 1954 tarihinde dünyaya geldi. 1980'li yıllarda Bolivarcı Devrimci Hareket 200 'ü kurdu. 1992 yılında Devlet Başkanı Carlos andres Perez hükümetine karşı başarısız bir darbe girişiminde liderlik yaptı.

1997'de kuruluşundan itibaren Beşinci Cumhuriyet Hareketi'nin de liderliğini yaptı.

1998 ve 2000 yıllarında Venezuela Devlet Başkanı seçildi.

2002 yılında darbeyle indirildi. Ancak ülkenin kırsal kesimlerinde yaşayan halkın darbecilere karşı yaptığı protestolarla tekrar iktidara geldi.

2006 ve 2012 yıllarında yapılan seçimlerde tekrar Devlet Başkanı seçildi.

20 Eylül 2006 tarihinde Birleşmiş Milletlerde yaptığı konuşmada ABD Başkanı Bush için “Dün Şeytan buraya geldi; tam buraya. Burası bugün hâlâ sülfür kokuyor. Önünde durduğum bu kürsü. Dün bayanlar ve baylar, dün bu salona ABD Başkanı benim şeytan olarak bahsettiğim kişi buraya geldi ” sözleriyle büyük etki yaptı. BM'de birçok devlet adamı konuşma yapmıştır. Ancak hiçbiri Chavez'in bu konuşması kadar etki yapmamıştır.