Bugünlerde Türk Milleti bu son vatan toprağımızı bölmek isteyen
emperyalist devletlere karşı büyük bir savaş veriyor. Sizleri
günümüzden bu Anadolu topraklarındaki son Kurtuluş Savaşı günlerine
götürmek istiyorum.
Osmanlı Devleti parçalanmış, Anadolu
toprakları emperyalist devletler tarafından işgal edilmiş, Mustafa Kemal
Paşa ve bir avuç arkadaşı ülkenin kurtuluşu için bu millete önderlik
etmekte. Ancak para ve silah temini büyük problem. Bu günlerde Rusya'da
Bolşevik Devrimi gerçekleşmiş. Mustafa Kemal, Sovyetlerle anlaşma yapmak
ve yardım için Dışişleri Bakanı Yusuf Kemal Tengirşeh'i Moskova'ya
gönderir. Moskova silah yardımı yapabileceklerini ancak maddi yardım
yapamıyacaklarını söyler.
Bu sırada Buhara Halk Cumhuriyeti ilk
Cumhurbaşkanı Osman Hoca (Osman Kocaoğlu 1878-1968) bu durumu haber alır
ve kendilerinin yardım yapabileceğini bildirir. Yardımı Anadolu'ya
ulaştırmanın tek yolu Kazan-Moskova arasındaki demiryolu hattıdır. 100
milyon ruble altın demiryolu ile Moskova'ya gönderilir. Buhara Halk
Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Osman Hoca bu altınlarla birlikte 3 Kuran'ı
Kerim ve 3 kılıç da gönderir. Ruslar bu altınlardan 10 milyon ruble
altını Anadolu'ya gönderir. Gönderilen silahların bedeli olarakta 10
milyon ruble altın kabul edilirse yaklaşık 80 milyon ruble altına Ruslar
el koyar ve Anadolu'ya göndermez. Buhara'nın bu durumdan hiç haberi
olmaz. Bu yardım Anadolu'da Sovyet yardımı diye bilinir. Aslında yardım
Buhara'daki kardeşlerimizin yardımıdır. Daha da öncesine gidersek
Buhara'dan gelen bu altınlar Büyük Türk Hakanı Emir Timur'un
altınlarıdır.
Türk Ordusu 26 Ağustos 1922 de başlayan Büyük
Taarruz sonucunda Anadolu'yu işğal eden Yunan birliklerini önüne katarak
9 Eylül 1922 günü İzmir'e girer. İzmir'e ilk giren birlik Yarbay Ahmet
Zeki Bey (Tümgeneral Zeki Soydemir) komutasındaki 2. Süvari Fırkası
(Tümen)'dır. Ahmet Zeki Bey öncü olma görevini 2. Süvari Fırkası,
Dördüncü Alay Komutan Yardımcısı Yüzbaşı Şerafeddin Bey'e verir.
İzmir'in kurtulu ile ilgili belgesellerde gördüğümüz Hükümet Konağı'nın
balkonuna çıkarak Türk bayrağını çeken Yüzbaşı Şerafeddin Bey'dir.
Mustafa
Kemal Buhara Halk Cumhuriyetinin Cumhurbaşkanı Osman Hoca'nın
gönderdiği 3 kılıçtan birisi olan "üçüncü kılıcı" İzmir'e ilk giren
Dördüncü Alay Komutan Yardımcısı Yüzbaşı Şerafeddin Bey'e hediye eder.
Şerafeddin
bey daha sonra Albay olarak emekli olduktan sonra İstanbul'a yerleşir.
Şerafeddin bey 6 Kasım 1951'de vefat edince, eşi Siret Hanım, "üçüncü
kılıcı" İzmir'de açılması planlanan İnkılap Müzesi'ne verilmek üzere
İstanbul Valiliği'ne kendi eliyle götürüp teslim eder. Ancak kılıcı
Siret hanımdan emanet alan dönemin yetkilileri kılıcı İnkılap Müzesine
ulaştırmaz. Bugün kılıç nerededir bilinmez. Sadece kılıç mı bugün
İzmir'in hiçbir yerinde Yüzbaşı Şerafeddin Bey ile ilgili en ufak bir
bilgide yoktur.
Osman Hoca 1922 yılı sonuna kadar Buhara Halk
Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı olarak görev yapar. Buhara'yı işgal eden
Sovyetler'in çekilmesini ister. Rusların tepkisi üzerine 10 Nisan
1922'de Afganistan'a gider. Amacı altın karşılığı İngilizlerden silah
almaktır. Ancak ingilizler Osman Hoca'ya silah vermezler. Aynı
tarihlerde Enver Paşa'da Ruslar tarafından öldürülür. Buhara'ya dönerse
öldürüleceğini öğrenen Osman Hoca daha sonra Eylül 1923 ayında
Türkiye'ye gelir. Mustafa Kemal ile görüşür. Kendisine milletvekili
maaşı bağlanır.
Osman Hoca İstanbul'da da boş durmaz. Yeni
Türkistan dergisinde yazdığı yazılarda ve verdiği konferanslarda Sovyet
Rusya'nın Türkistan'da uyguladığı sömürgeci politikaları eleştirir.
Rusların baskılarına rağmen, Mustafa Kemal'in koruması altında olan
Osman Hoca, yazılarına ve konferanslarına devam eder. Fakat Atatürk'ün
ölümünün ardından Osman Hoca'nın arkasında duran kimse kalmaz. Ruslar
istiyor diye Türkiye'den sürülür. Celal Bayar Başbakan'dır. 1939'da önce
Polonya'ya, oradan da İran'a gitmek zorunda kalır. Acı ama gerçektir;
kurtuluşuna gönderdiği altınlarıyla destek veren bu saygıdeğer insana
Türkiye Cumhuriyeti, Rusların baskısı nedeniyle, sahip çıkmamıştır.
Ancak
II. Dünya Savaşı sonrasında, 1945 yılında yeniden İstanbul'a dönen
Buhara Halk Cumhuriyeti'nin ilk Cumhurbaşkanı Osman Hoca, 28 Temmuz
1968'de Hakk'ın rahmetine kavuşur ve Üsküdar'daki Özbekler Tekkesi'nin
haziresinde toprağa verilir.
Yüzbaşı Şerafeddin Bey'e ve Buhara
Halk Cumhuriyetinin ilk Cumhurbaşkanı Osman Hoca'ya tüm şehitlerimizle
birlikte Allah (cc)'tan rahmet diliyorum. Mekanları Cennet olsun.
(1) Bu kılıçlardan birisi Mustafa Kemal Paşa'ya, diğeri ise İsmet Paşa'ya hediye edilmiştir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder