20 Haziran 2014 Cuma

Irak'ta Fitne

IŞİD güçleri Irak'a girip çok kısa sürede neredeyse ülkenin üçte birine hakim oldu. Bu arada Türkiye'nin Musul Konsolosluğunu da işgal edip elçilikte bulunanları tek bir kurşun atmadan esir aldı. Herkes IŞİD'i konuşuyor. IŞİD'in arkasında kimin olduğunu bu gücü nereden aldıklarını tartışıyor. IŞİD güçlerinin yaptığı katliamlar Internet ve medyada yer almaya devam ediyor. Gündemin diğer önemli bir maddesi olan Cumhurbaşkanlığı adayları tartışılmaya devam ediyor. Sadece 10 ay önce oğlu'nun düğününe CHP ve MHP'den hiç kimseyi davet etmeyen, AK Parti'den Başbakan Yardımcısını davet eden bir kişi CHP ve MHP'nin ortak Cumhurbaşkanı adayı oluyor. Milletinde bu kişinin CHP ve MHP'nin kendi adayları olduğuna inanmasını istiyorlar. Bu arada Türkiye'nin Musul Konsolosluğunda esir edilenler neredeyse unutuldu. Zaten yetkililerde bunu istiyor.

Herneyse benim değinmek istediğim Irak'ta ve Bağdat'ta tarih boyunca görülen fitneler. İslam tarihi boyunca Irak'ta ortaya çıkan fitneleri ve yapılan katliamları dikkate alınca IŞİD'in bugün yaptıkları beni şaşırtmıyor.


29 Mayıs 2014 Perşembe

Büyük İskender ile Bütün Dünyayı Mağlub Etmiş Olan Roma'ya Galip Geldi


İstanbul'un fethine şahit olmuş Bizanslı tarihçi Prens Dukas (1)'dan;
“ Bizans askerleri ise, alelade bir Türk askeri kadar bile harb fenninde bilgili değildi. Zira Türk askerleri, bu maksat ve fikir ile yetiştiriliyorlardı.”

“ Türk askerlerinin her biri Apollon'dan çok daha mahir okçu idi; modern İraklide (Herkül) idiler ve her biri, 10 düşmana karşı gelebiliyordu. “

“Akşam olunca orduya dellallar göndererek bütün çadırların kuvvetli zıyalar ile tenvir olunmasını ve ateşler yakılmasını emretti. Işıklar yandıktan sonra, hep birden yüksek sesle tekbir getirdiler. Karada ve denizde yakılan ışıklar, bütün İstanbul'u, Galata'yı, bütün gemileri ve karşı tarafta bulunan Üsküdar'ı, güneşin ışığından daha parlak bir şekilde aydınlatıyordu. Denizin sathı, bütün, şimşek zıyası kuvveti ile parlıyordu. Keşke yıldırım olsa idi; zira yıldırım yalnız tenvir etmiyor yakıyor ve mahvediyor. Bizanslılar, Türk ordusunda yangın çıktığını zanneyliyorlar ve tamamiyle mahvolmalarını temenni ediyorlardı.”

27 Mayıs 2014 Salı

Köpek Davası

Bugün yakın tarihimizin çok önemli bir olayı olan 27 Mayıs Askeri darbesinin yıldönümü. Yakın tarihimizin bu çok önemli olayı farklı boyutlarıyla yıllardan beri tartışılıyor ve tartışılmaya da devam edecek. Ben bugün o günlerin ilginç bir dava konusundan bahsetmek istiyorum.

1960 yılı Ekim ayında zamanın basın yayın organlarında bir haber şöyle başlıyor:
“Yüksek Adalet Divanında sabık Cumhurbaşkanı Celal Bayar'la Ziraat Vekili Nedim Öktem hakkında açılan “Köpek Davası” düşüklerin şahsi işleri ile devlet işlerini birbirine nasıl karıştırdıklarını açıkça gösteren tipik bir örnek olduğu için dikkate şayandır.”