3 Mayıs 2014 Cumartesi

Burası ana vatan Afganistan! Her Afgan'ın şerefidir.*

Afganistan'ın kuzeydoğusundaki Badahşan vilayetinde meydana gelen toprak kayması sonucu ölenlerin sayısının 2100'e çıktığı yönünde haberler yer aldı medyada. Bu dost ve kardeş ülkede meydana gelen bu felakette ölenlere Allah (cc)'tan rahmet, yaralılara acil şifalar diliyorum. Ölü sayısının daha fazla artmaması için dua ediyorum.

Afganistan ülkemize coğrafi olarak uzak olsa bile tarihi, siyasi ve kültürel olarak çok yakın oldu tarih boyunca.

Mayıs 1919'da Afgan Şahı Amanullah Han İngiliz sömüğeciliğine karşı Cihad ilan edip bağımsızlık savaşına başladı. Ağustos 1919'da Afganistan bağımsızlığını kazandı.
Amanullah Han



O yıllarda Türk milletinin Anadolu'daki Kurtuluş Savaşı'da tüm hızıyla devam ediyordu. Afgan halkı, Türk kardeşlerine yürekten destek verdi. Afgan kadınları Türk kardeşlerine mücevherlerini göndermekte hiç tereddüt etmedi. Birçok Afgan genci Çanakka'lede şehit oldu.

Daha Türkiye Cumhuriyeti kurulmadan Türkiye Büyük Millet Meclisi Hükümetini ilk tanıyan ülke Afganistan oldu. Türkiye ise Rusya'dan sonra Afganistanın bağımsızlığını tanıyan ikinci ülkeydi.

Bu aynı zamanlarda verilen bağımsızlık mücadelesi Mustafa Kemal ve Afgan Kralı Amanullah Han arasındada dostluğu güçlendirdi. 1 Mart 1921 tarihinde iki ülke arasında Dostluk Anlşaması imzalandı. Bu anlaşma ile iki kardeş millet arasındaki dostluk daha da güçlendi.

Türkiye'de büyükelçilik açan ve Ankara'ya ilk diplomatik temsilci gönderen ülke Afganistan oldu. Afgan Büyükelçiliği 10 Haziran 1921'da Ankara'da açıldı. Türkiyenin Afganistan'a ilk elçi sıfatıyla gönderdiği ilk diplomat 25 Haziran 1922'de Kabil'de Amanullah Han tarafından karşılandı ve göreve başladı.

Amanullah Han, Ankara'ya resmi ziyaret düzenleyen ilk devlet başkanı oldu. 20 Mayıs 1928'de Ankara'da görkemli bir törenle karşılandı. Mustafa Kemal ile yakın dostluk kurdu.
Amanullah Han Ankara'da

1930’lu yıllarda Türkiye, Nadir Şah’ın isteği üzerine özellikle tıp, hukuk ve siyasal bilimler alanında Afganistan’a eğitmenler gönderdi. Kabil’de Mülkiye Mektebi, güzel sanatlar akademisi ve konservatuar gibi kurumların oluşturulmasına Türkiye katkıda bulundu. Afganistan’a hukuk müşaviri olarak giden Prof. Dr. Mehmet Ali Dağpınar, Kabil’de Siyasal Bilgiler Fakültesi’ni maddi zorluklara rağmen 9 Haziran 1938’de kurmuştur. Kabil Üniversitesi’nin nüvesini teşkil eden Tıp Fakültesi’nin de Türk hekim Prof. Dr. Rıfkı Bey (Prof. Dr. Kamil Rıfkı Urga) tarafından 1932 yılında kurulduğu kabul edilmektedir.

Afganistan'da sonraki yıllarda Kral Amanullah Han'ın çabalarıyla başlayan reformlar devam etmedi. Ülkede karşıklıklar, iç savaş ve komşularla sorunlar devam etti.

1979 yılında Sovyetler Birliği Afganistan topraklarını işgal etti. On yıl süren işgal direnişçi mücahidlerin galip gelmesiyle 1989'da sona erdi.
Sovyet işgali sırasında Afgan Mücahidler

Afganistan 11 Eylül 2001 Dünya Ticaret Merkezi saldırısından en çok etkilenen ülklerden oldu.  ABD terör saldırısının Afganistan'da planlandığını söyledi. 7 Ekim 2001'de ABD önderliğindeki NATO orduları, Taliban tarafından yönetilen Afganistan'a karşı askeri saldırı başlattı.

Türkiye NATO ordularına üçyüze yakın bir birlikle destek verdi. Afgan halkının Türkiye ve Türk askerine olan güveni nedeniyle Uluslararası Güvenlik ve Destek Gücü ISAF'ın Kabil Bölğe Komutanlığı iki kez Türkiye'ye verildi.

İki ülke arasında 1921'de imzalanan dostluk anlaşması hala geçerli. 1 Mart 2011'de bu anlaşmanın 90. yılı kutlandı. Bu tarihten sonra 1 Mart gününün “Türk-Afgan Dostluk Günü” olarak kutlanması kararlaştırıldı.

Mevlana Celaleddin Rumi'nin, Afganistan’ın Belh şehrinde doğduğunu hatırlatıp, Afganlı kardeşlerimizin yıllardır çektiği sıkıntıların bir an önce sona ermesi ve ülkelerine en kısa zamanda huzur ve barış gelmesini Cenab-ı Allah'tan  niyaz ederek sözlerimizi bitirelim.

* Afganistan Milli Marşı'ndan

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder