19 Mayıs 2014 Pazartesi

Milletimin Dokunulmazlığını Gerçekleştirmek ve Memleketimin Saldırgan Ellerden Kurtarılmasını Sağlamak İçin

Soma'da meydana gelen maden felaketinin acısı yürekleri dağlarken Kurtuluş Savaşımızın başlangıcı kabul edilen 19 Mayıs'ın yıldönümündeyiz. Şimdi Mustafa Kemal Paşa'nın Samsun'a gittiği günlerin öncesine İstanbul'a gidelim.

Mustafa Kemal Paşa Yıldız Sarayında Padişah Vahidüddin'in karşısındadır.


Samsun'a bir müfettiş gönderileceğini duyan Padişah Vahidüddin şehzadeliğinden beri tanıdığı Mustafa Kemal Paşa'nın da dikkate alınmasını ister.(1) Mustafa Kemal Paşa'yı bu göreve hiç kimse teklif etmemiş bizzat Padişah Paşa'nın bu yeni göreve tayinini istemiştir. Bunu güçlendiren bir diğer husus Mustafa Kemal Paşa'nın tayinine ait irade-i seniyyenin en ufak bir tereddüt gösterilmeden derhal çıkmasıdır. Harbiye Nezareti (Savunma bakanlığı) , Mustafa Kemal Paşa'nın tayinini Padişah'a arz edilmek üzere 30 Nisanda Sadarete yazmış ve aynı gün Padişah'ın iradesi alınmıştır.

Mustafa Kemal Paşa'nın Samsun'a gönderilişinin gayesi İngilizlere bölgedeki huzursuzluğu giderecek, aşayişi temin edecek ve Şark Ordusundaki direnişi ortadan kaldıracak general bu kişidir diye izah edilmiş, asıl gaye Padişah tarafından kendi hükümetinden bile saklanmıştır.


Padişah Yıldız Sarayın'daki bu son görüşmesinde Mustafa Kemal Paşa'ya içinde bulunulan durumda ülkeyi kurtarmak için İstanbul'dan herhangi bir hareket beklemeye imkan olmadığını, milli direnişin Anadolu'dan başlaması gerektiğini ve bu amaçla Anadolu'ya gönderildiğini söylemiştir. Padişah Paşa'ya kendi kesesinden miktarı muhtelif altın, bir "Hatt-ı Hümayun” ve üzerinde Padişah'ın adının ilk harfleri işlenmiş altın bir saat vermiştir.

Bu görüşmeden sonra Başyaver Naci Paşa yaverler odasına gelip “ Hünkar Mustafa Kemal Paşa'yı ikna etti!” diye haykırmıştır.

Mustafa Kemal Paşa bir gün sonra Bandırma vapuruyla Samsun'a hareket etmiştir.

 Allah (cc) Mustafa Kemal Paşa'nın Samsun'a çıkışıyla başlayan Kurtuluş Savaşımıza bir şekilde katkısı olan bütün şehitlerimize rahmet eylesin.

Kaynaklar:

1. Sultan Vahidüddin karşıtı CHP'li Sabahaddin Selek'in “Anadolu İhtilali” adlı eserinden;
“Vahidüddin'in kaçmasını takiben, 150'lik listeye dahil olmadığı halde memleketi terk eden Radi Azmi Yeğen Beyin ifadesine göre, sabık Sultan, San Remo'da bir gün kendisine şöyle demiştir:
- Samsun'a bir müfettiş gönderileceğini öğrenince yaveranımdan Erkan-ı Harp Mirlivası Mustafa Kemal Paşa'yı da nazar-ı itibara alınız, diye ikaz eyledim!”.

2. Eski Dahiliye Nazırı Mehmed Ali Beyin Avrupa'da yayınladığı belgeler. Eski Dahiliye Nazırı Mehmed Ali Bey Milli Mücadele zaferle neticelenip ona uzak ve karşı oldukları için 150 kişilik kara listeye dahil edilenlerdendir. Paris'e yerleşip "Zincire Vurulmuş Cumhuriyet" adıyla bir gazete çıkarmaya başlamıştır. Bu gazetede değerli belgelerde yayınlamıştır. Bu belgeler arasında Padişah'ın emriyle Mustafa Kemal Paşa'ya tam vapura vereceği sırada Dahiliye Nezareti (İçişleri Bakanlığı) örtülü ödeneğinden verilen 25 bin lira ödeneğin belgeside vardır. Bu ödeme CHP'li Sabahaddin Selek'in “Anadolu İhtilali” adlı eserinde de kabul edilmiştir.


3. Kazım Karabekir'in hatıraları

4. Mustafa Kemal Paşa'ya usül ve teamüllere aykırı olarak verilen Hatt-ı Hümayun. Bütün Osmanlı tarihi boyunca buna benzer bir fermanın herhangi bir kişiye verildiği görülmemiştir. Ferman şöyledir;

“ Yaverlerimden Kurmay Tuğgeneral Mustafa Kemal Paşa'ya:
 Umumi Harbin müttefikler hesabına kaybedilmesi üzerine doğan siyasi durum, büyük atalarımın mülkünü ve Hilafet ve Saltanat makamını çetin ve korkulu bir yere sürüklediğinden hükümetimin karariyle atandığınız mıntıkada aşayişi sağlamak ve şahane rıza ve dileğime aykırı hallerin meydana gelmesini engelleyerek ve topyekun korkulu şeylerin define cehd ve gayret göstererek milletimin dokunulmazlığını gerçekleştirmek ve memleketimin saldırgan ellerden kurtarılmasını sağlamak için tek vücut halinde davranılmasını şahane selamımla beraber asker ve memurlara ve halka bildirilmek üzere irade ettim!”

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder