2 Mayıs 2014 Cuma

Sa­yın He­yet!..

"Sa­yın He­yet!..
Ben 18 yı­lı de­niz­ler­de ge­çen; öğ­ren­ci­lik da­hil 32 yıl mes­lek ha­ya­tı olan; ya­ni öm­rü­nün 3’te 2’si sü­re­si­ni Tür­ki­ye Cum­hu­ri­ye­ti­’ne hiz­met ver­miş su­ba­yım.
Dün­ya de­niz­le­rin­de ve li­man­la­rın­da ül­ke­mi tem­sil edip; Türk hal­kı­nın hak ve men­fa­at­le­ri­ni ca­nı pa­ha­sı­na ko­ru­ma­ya ant iç­miş as­ke­rim.

Bu­gün bu­ra­da ger­çek ol­ma­dık­la­rı yüz­ler­ce kez is­pat­lan­mış; za­man ve me­kan çe­liş­ki­le­riy­le do­lu; rü­yam­da da­hi gö­re­me­ye­ce­ğim sah­te di­ji­tal­le­re da­ya­na­rak suç­lan­ma­mı ka­ra mi­zah­tan baş­ka bir ifa­de ile ta­nım­la­ya­mı­yo­rum.


İd­di­ana­me, ek kla­sör­ler ve po­lis tes­pit tu­ta­nak­la­rın­da ta­ra­fı­ma atı­lı suç­la­ma­la­rın ta­ma­mı ger­çek dı­şı­dır. Ev ad­re­sim ve kal­dı­ğım ce­za­evi­nin da­hi yan­lış ya­zıl­dı­ğı bu id­di­ana­me­de, be­nim­le il­gi­li tek doğ­ru; adım, so­ya­dım ve nü­fus kay­dı­ma ait hu­sus­lar­dır.

Sa­yın He­yet!
Ha­len hu­ku­ki ve sos­yal ge­rek­çe­le­ri­ni an­la­ya­ma­dı­ğım tu­tuk­lu­lu­ğum­dan ço­cuk­la­rı­mın ve özel­lik­le de 7 ya­şın­da­ki kı­zı­mın et­ki­len­me­me­si için inanç­la­rı­mın ak­si­ne be­nim için en bü­yük onur­suz­lu­ğu ya­pıp (içim­den ba­na inan­ma­la­rı­nı te­men­ni ede­rek) kı­zı­ma ha­ya­tım­da ilk kez ya­lan söy­le­dim. Ona çok giz­li bir gö­rev için se­çil­di­ği­mi, bu­ra­da eği­tim al­dı­ğı­mı, gö­re­vin ne za­man bi­te­ce­ği­ni ve eve ne za­man dö­ne­ce­ği­mi bil­me­di­ği­mi söy­le­dim. Ba­na bel­li et­mek is­te­me­se­ler de on­lar da ken­di­le­ri­ni bu ya­la­na inan­dı­ra­rak, kalp­le­ri kan ağ­la­ya­rak da ol­sa yi­ne baş­la­rı dik ve gu­rur­lu­lar. On­la­rı çok se­ven ba­ba­la­rı­nın suç iş­le­me­ye­ce­ği­ni bi­le­rek, uğ­ru­na ölü­mü gö­ze al­dı­ğı va­tan ve bay­rak için ken­di­le­rin­den uzak­ta ol­du­ğu­na ina­nı­yor­lar.

Sa­yın He­yet!
18 ya­şım­da ca­nım pa­ha­sı­na va­ta­nı ko­ru­ya­ca­ğı­ma, 25 ya­şım­da iyi bir eş ve ba­ba ola­ca­ğı­ma, 40 ya­şım­da tek bir per­so­ne­li­min da­hi bur­nu ka­na­ma­dan ge­mi ko­mu­tan­lı­ğı­nı ta­mam­la­ya­ca­ğı­ma ve 45 ya­şım­da gö­zü­mü bir sa­ni­ye ol­sun tes­lim al­dı­ğım san­cak­tan ayır­ma­ya­ca­ğı­ma ye­min et­tim.

Bu­gün bu­ra­da bu­lu­nan­la­rın ve siz­le­rin hu­zu­run­da, biz­le­re bu al­çak­ça tu­zak­la­rı ku­ra­rak ço­cuk­la­rı­mın kalp­le­ri­ni ka­na­tan ha­in­le­ri bu­la­rak, yi­ne Yü­ce Türk ada­le­ti­nin hu­zu­ru­na çı­kart­mak için elim­den ge­len her şe­yi ya­pa­ca­ğı­ma ye­min edi­yo­rum."
Bu  Tu­ran oğ­lu, Sa­mi­ye­’den ol­ma, Ela­zığ 30/03/1965 do­ğum­lu, To­kat ili Zi­le İl­çe­si Zin­cir­li­süf­la nü­fu­su­na ka­yıt­lı De­niz Al­bay Mu­rat Öze­nal­p’­in 17 Ocak 2012 tarihinde Silivri Ce­za­evi­’n­de­ki Du­ruş­ma Sa­lo­nu'nda İs­tan­bul 10. Ağır Ce­za Mah­ke­me­si'nde yaptığı savunmadır.

De­niz Al­bay Mu­rat Öze­nal­p 16 yıl hapis cezasına çarptırıldı.

Mamak Cezaevinde dün fani dünyadan göç etti.

Al­bay Öze­nal­p, Türk Silahlı Kuvvetleri'ne kurulan alçak tuzağın mağdurlarından biriydi.

Allah'ın  (cc) rahmeti üzerine olsun. 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder